18 Ağustos 2024 Pazar

HUZURSUZ BACAK SENDROMU

HUZURSUZ BACAK SENDROMU

 


HUZURSUZ BACAK SENDROMU 

Willis-Ekbom hastalığı olarak da bilinen huzursuz bacak sendromu, sinir sisteminin yaygın bir durumudur ve bacakları hareket ettirmek için karşı konulmaz bir dürtüye neden olur.
Huzursuz bacak sendromunun ana semptomu, bacaklarınızı hareket ettirmek için karşı konulmaz bir dürtüdür.

Ayrıca ayaklarda, baldırlarda ve uyluklarda hoş olmayan bir sürünme veya sürünme hissine neden olabilir.

Duygu genellikle akşamları veya geceleri daha kötüdür. Bazen kollar da etkilenir.

Huzursuz bacak sendromu, uykuda periyodik uzuv hareketleri (PLMS) olarak bilinen bacakların ve kolların istemsiz sarsılmasıyla da ilişkilidir.

Bazı kişilerde ara sıra huzursuz bacak sendromu belirtileri görülürken, bazılarında her gün görülür.Semptomlar hafif ila şiddetli arasında değişebilir. Ağır vakalarda, huzursuz bacak sendromu çok rahatsız edici olabilir ve kişinin günlük aktivitelerini bozabilir.

HUZURSUZ BACAK SENDROMU NEDEN OLUR?

Vakaların çoğunda, huzursuz bacak sendromunun belirgin bir nedeni yoktur.

Bu, idiyopatik veya birincil huzursuz bacak sendromu olarak bilinir ve ailelerde akabilir.

Bazı nörologlar (sinir sistemini etkileyen rahatsızlıkların tedavisinde uzmanlar), huzursuz bacak sendromunun semptomlarının, vücudun dopamin adı verilen bir kimyasalı nasıl ele aldığıyla ilgili olabileceğine inanmaktadır.

Dopamin, kas hareketini kontrol etmede rol oynar ve huzursuz bacak sendromu ile ilişkili istemsiz bacak hareketlerinden sorumlu olabilir.

Bazı durumlarda, huzursuz bacak sendromu, demir eksikliği anemisi veya böbrek yetmezliği gibi altta yatan bir sağlık durumundan kaynaklanır. Bu ikincil huzursuz bacak sendromu olarak bilinir.

Huzursuz bacak sendromunun tedavisi

Altta yatan bir sağlık durumuyla bağlantılı olmayan hafif huzursuz bacak sendromu vakaları, birkaç yaşam tarzı değişikliği yapmaktan başka herhangi bir tedavi gerektirmeyebilir.

Bunlar şunları içerir:

iyi uyku alışkanlıkları benimsemek (örneğin, düzenli bir yatma ritüelini takip etmek, düzenli saatlerde uyumak ve gece geç saatlerde alkol ve kafeinden kaçınmak)

sigara içiyorsanız sigarayı bırakmak

gündüzleri düzenli egzersiz yapmak
Belirtileriniz daha şiddetliyse, vücudunuzdaki dopamin ve demir düzeylerini düzenlemek için ilaca ihtiyacınız olabilir.

Huzursuz bacak sendromuna demir eksikliği anemisi neden oluyorsa, semptomları tedavi etmek için gerekli olan tek şey demir takviyeleri olabilir.

Huzursuz Bacak Sendromu Belirtileri

Huzursuz bacak sendromu tipik olarak bacaklarınızı hareket ettirmek için karşı konulmaz bir dürtüye ve bacaklarınızdarahatsız edici bir his oluşmasına neden olur.

Duygu ayrıca kollarınızı, göğsünüzü ve yüzünüzü de etkileyebilir. Şu şekilde tarif edilmiştir:

●karıncalanma, yanma, kaşıntı veya zonklama

●ürkütücü sürüngen bir his

●gazlı su gibi hissetmek bacaklardaki kan damarlarının içinde

●bacaklarda, özellikle baldırlarda ağrılı, kramp hissi
Bu hoş olmayan duyumlar hafiften dayanılmaza kadar değişebilir ve genellikle akşamları ve geceleri daha kötüdür. Genellikle bacaklarınızı hareket ettirerek veya ovalayarak rahatlayabilirler.

Bazı insanlar ara sıra semptomlar yaşarken, diğerleri bunları her gün yaşar.

Huzursuz bacak sendromu bazen başka bir sağlık durumunun komplikasyonu olarak ortaya çıkabilir veya sağlıkla ilgili başka bir faktörün sonucu olabilir.

Bu ikincil huzursuz bacak sendromu olarak bilinir.

Aşağıdaki durumlarda ikincil huzursuz bacak sendromu geliştirebilirsiniz:

demir eksikliği anemisi var - kandaki düşük demir seviyeleri dopaminde düşüşe yol açarak huzursuz bacak sendromunu tetikleyebilir

Kronik böbrek hastalığı, diyabet, Parkinson hastalığı, romatoid artrit, az aktif tiroid bezi veya fibromiyalji gibi  uzun süreli bir sağlık sorununuz varsa

hamileyseniz – özellikle 27. haftadan doğuma kadar; çoğu durumda semptomlar doğumdan sonraki dört hafta içinde kaybolur.

Huzursuz bacak sendromuna neden olmayan ancak semptomları daha da kötüleştirebilen birkaç tetikleyici vardır. Bunlara aşağıdakiler gibi ilaçlar dahildir:

●bazı antidepresanlar

●antipsikotikler

●lityum – bipolar bozukluğun tedavisinde kullanılır

●Kalsiyum kanal blokerleri – yüksek tansiyon tedavisinde kullanılır

●bazı antihistaminikler

●metoklopramid - mide bulantısını gidermek için kullanılır.

●aşırı sigara, kafein veya alkol

●aşırı kilolu veya obez olmak

●stres

●egzersiz eksikliği

EVDE PROFESYONEL CİLT BAKIMI

EVDE PROFESYONEL CİLT BAKIMI

 


EVDE PROFESYONEL CİLT BAKIMI NASIL YAPILIR?

Pürüzsüz bir cilde sahip olmayı kim istemez ki? Elbette birçoğumuz bunu isteriz. Fakat güzellik merkezi fiyatları maalesef çok fazla cep yakıyor. Peki bu durumda ne yapabiliriz? Evde profesyonel cilt bakımı yapabileceğinizi biliyor muydunuz? 

EVDE PROFESYONEL CİLT BAKIMI NASIL YAPILIR?


Evde tıpkı güzellik merkezlerinde olduğu gibi profesyonel bir cilt bakımı yapmak elbette mümkün. Daha az maliyetle daha iyi sonuçlar alabileceğiniz evde profesyonel cilt bakımı tüyolarına hazır mısınız? Cevabınız evet ise okumaya devam edin.

 Evde profesyonel cilt bakımı son dönemlerin en trend konularından biri. Peki güzellik merkezlerine kepenk kapattıracak bu cilt bakımı tüyoları neler?
Öncelikle pürüzsüz bir cilde giden ilk basağın temizlik olduğunu asla unutmuyoruz. İster makyaj yapın ister yapmayın, hergün cildinizi kirden arındırmalısınız.Peki bunu nasıl  yapacaksınız. Öncelikle bir rutin oluşturmalısınız. Haftada en az 1 kez peeling işlemi yapıp cildi ölü  deriden arındırmalısınız. Daha sonra cildinizi yormayacak çok sert olmayan günlük bir temizleyici ile hergün cildinizi kirden arındırmalısınız. Sanırım makyajla uyumamanız gerektiğini artık biliyorsunuzdur. 

 
 Pürüzsüz bir cildin ilk aşaması olan temizliği atlattıktan sonra sırada tabiki cilt bakım maskeleri var. Peeling ve maskeyi aynı gün yapmak cildinizi yorabilir, özellikle hassas ve çabuk kızaran bir cildiniz varsa ikisini farklı günlerde yapmanız daha iyi olacaktır. Cilt maskeleri konusunda yine temkinli olmakta fayda var.
Özellikle cildinizin nemini almayacak maskeler tercih edebilirsiniz.

Pürüzsüz bir cildin diğer aşaması da elbette hepinizin bildiği gibi serumlar ve bakım kremleri. Bu aşama herkes için değişkenlik gösterebilir. Cildinizin ihtiyacına göre ve hazırlayacağınız rutine göre serumlarınızı kullanın. Fakat yine söylemeliyim ki içeriği daha sert olan, peeling etkisi yaratabilecek ya da birbirini nötrleyebilecek serumları aynı rutinde tercih etmemeye çalışın. Üst üste tüm serumları uygulamak da yine serumların etkisini azaltacaktır.Cildin emebileceğinden fazla serum uygulamak faydasını bırakın zarar bile verebilir. Bu serumlar arasında her gün kullanabileceğiniz ve farkı en çabuk görebileceğiniz serum ise kesinlikle c vitamini serumudur.Pürüzsüz ve ışıl ışıl bir cilde sahip olmak için c vitaminine mutlaka bir şans vermelisiniz.
 Pürüzsüz bir cilde sahip olmak için bir sonraki aşama ise varsa kırışklık karşıtı kremler yok ise  de elbette nemlendirici  uygulaması. Unutmayın ki pürüzsüz ve parlak bir cilde sahip olmanın en önemli aşamalarından biri nemlendirmedir. İyi nemlendirilmiş bir cilt daima parlak pürüzsüz ve gençtir. 

Pürüzsüz ve parlak bir cilde sahip olmak için bol bol su içmeyi de ihmal etmeyin. Güzel kalın.

17 Ağustos 2024 Cumartesi

BOYADAN YIPRANAN SAÇLARA DOĞAL BAKIM

BOYADAN YIPRANAN SAÇLARA DOĞAL BAKIM

 


BOYADAN YIPRANAN SAÇLARA ÇÖZÜM ÖNERİSİ 

Saçlarınız sık boyamadan yıprandıysa ve bir çözüm arayışındaysanız bu yazı tam da sizin için. Saçlarımız birçok sebeple yıpranabilir. Fakat saçları en çok yıpratan sebeplerin başında saçları sık boyamak ve açıcılar gelir. Saçlarınız bu sebeplerden yıpranmışsa ve saçlarınızı kestirmek istemiyorsanız bu maskeleri gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz. 

Hindistancevizi yağı maskesi

 2 yemek kaşığı hindistancevizi yağı
 1 yemek kaşığı yoğurt
 1 yemek kaşığı saf zeytinyağı
Bütün malzemeleri karıştırıp diplerden uçlara doğru uygulayın. Bir bone takıp 3 saat kadar bekleyin ve yıkayın. Daha iyi bir etki için geceden uygulayıp sabah yıkayabilirsiniz.

Badem yağı maskesi

2 yemek kaşığı badem yağı
 1 tatlı kaşığı hint yağı
 Bütün malzemeleri benmari usulü ısıtıp saç diplerinden uçlara doğru uygulayıp bir bone ile kapatarak 3 saat bekletip yıkayabilirsiniz. 

Yoğurt maskesi

2 yemek kaşığı yoğurt
1 yemek kaşığı zeytinyağı
Malzemeleri bir kapta karıştırıp saç boylarına uygulayın. Ardından bone takıp yarım saat bekleyin ve yıkayın.


LAVANTANIN FAYDALARI

LAVANTANIN FAYDALARI

 


LAVANTANIN FAYDALARI 

Lavantanın hoş kokusunu bilmeyenimiz yoktur. Birçok alanda kokusundan faydalanırız. Fakat lavanta sadece hoş kokan bir bitki değildir. Lavantanın kokusunu bile gölgede bırakan çeşitli yararları ve faydaları vardır. Peki lavantayı kokusu dışında nerelerde kullanırız?

 Lavantayı koku açısından parfüm olarak kullanabildiğimiz gibi lavanta suyunu saç  uzatmak için de kullanabiliriz. Bir avuç lavantayı iki bardak suyla demleyip saçlarımızı tararken kullanırsak hem saçtaki zararlı mikroorganizmaları temizler hem de saç uzamasına yardımcı olur. Çocuklar için de bit oluşumunu engellemek için kullanılabilir.
 Lavanta yağını da saçların yanı sıra masaj yağı olarak kullanabilirsiniz.
Lavanta yağının baş ağrısını hızla geçirdiği ispatlanmıştır. Dayanılmaz baş ağrılarınız varsa bir miktar lavanta yağı ile başınızdan şakaklara doğru masaj yaparsanız baş ağrınızı tedavi edebilirsiniz. sadece masajla değil lavanta veya lavanta yağını koklamak da yine baş ağrılarınızı hızla tedavi edecektir.

 Lavanta yaralarınızın da hızlı bir şekilde tedavi edilmesine yardımcı olur. Hazırlayacağınız lavanta suyu ile tonik yapabilir veya bir sprey şişesine alarak vucuduza uygulayabilirsiniz. Bazı araştırmalar lavantanın kolajeni arttırdığını da göstermiştir. 

 Uyku problemi yaşayanlar da lavanta yağını kullanarak kaliteli bir uyku uyuyabilir. Yastığınıza birkaç damla lavanta yağı damlatarak tüm gece rahat ve deliksiz uyuyabilirsiniz. Kaygı bozukluğu veya stres yaşayanlar da yine bu durumlarda bir miktar lavanta koklayarak rahatlayabilirsiniz. Bu aynı zamanda adet kramplarını da azaltacaktır.

 Hapşırma saman nezlesi gibi rahatsızlıklarda da yine lavantanın birçok faydası vardır. Bu durumlarda lavanta yağını yine yastığınıza damlatarak rahatlayabilirsiniz.

LAVANTAYI KULLANIRKEN BAZI YAN ETKİLERİ OLABİLİR. BUNLAR BAŞ DÖNMESİ MİDE BULANTISI VB. BU GİBİ DURUMLARDA LAVANTAYI KULLANMADAN ÖNCE LAVANTA KONUSUNDA HASSASİYETİZİN OLUP OLMADIĞINI TEST EDİN.

16 Ağustos 2024 Cuma

ORTA BOY SAÇ KESİM MODELLERİ

ORTA BOY SAÇ KESİM MODELLERİ

 


ŞIK SAÇ KESİM MODELLERİ 

Saçlarınızı kestirmeye karar verdiyseniz ve hangi modelleri tercih edeceğinizi bilmiyorsanız işte sizin için bu senenin trendi olan harika modelleri getirdik. Bu saç kesim şekli son zamanlarda oldukça trend olmasına rağmen halâ bircok kadın bu saç şeklini uygulayıp uygulamamakta kararsız. Oysa bu saç kesim şekli neredeyse tüm yüz şekillerine kolayca uyum sağlayabiliyor. İşte sizin için derlediğimiz saç modelleri ;









13 Ağustos 2024 Salı

YUMURTALIK KANSERİ BELİRTİLERİ

YUMURTALIK KANSERİ BELİRTİLERİ

 


YUMURTALIK KANSERİ BELİRTİLERİ 

Yumurtalık kanserini erken evrelerde tespit etmek oldukça zordur. Çünkü yumurtalıklar küçüktür ve derinde bulunur. Tespit edilen vakaların sadece %20 si erken belirtilerden anlaşılabilmiştir. Yumurtalık kanseri genellikle pelvis ve karın içine yayılana kadar fark edilmesi neredeyse imkansızdır. Yumurtalık kanserinin yumurtalıkla sınırlı olduğu evrede yumurtalık kanserinin başarılı bir şekilde tedavi edilmesi daha olasıdır.

 YUMURTALIK KANSERİNİN ERKEN BELİRTİLERİ


Pelvik veya karın ağrısı, kramplar


Pelviste büyüyen tümörlerin alt karın bölgesinde ağrıya neden olması çok yaygındır. Bu rahatsız edici duygu dönem kramplarına benzer, bu yüzden birçok kadın bu ağrıların zararsız olduğunu düşünür.

İştahsızlık


Yemek yemeye başladıktan sonra hızlı bir şekilde tok hissetmek veya iştahsızlık da yumurtalık kanserinin belirtisi olabilir.
Bazı yumurtalık kanseri hastalarının şişkin hissetmesine neden olan aynı sıvı birikimi olan asit, iştah kaybına neden olur.

Hazımsızlık veya mide rahatsızlığı
Sık idrara çıkma


Normalden daha sık veya acilen idrara çıkmanız gerekiyormuş gibi hissetmek yumurtalık kanseri belirtisi olabilir. Bazen idrara çıkma dürtüsü hissedebilirsiniz ancak denediğinizde sadece küçük bir damlama olabilir. Yumurtalık kanseri hücreleri mesane duvarının dışını zorladıüında veya pelvisteki asit mesaneyi sıkıştırdığında idrara çıkma dürtüsü artar ve kadınların daha sık idrara çıkmaları gerektiği hissi oluşur.

Açıklanamayan yorgunluk


Alt sırt veya pelviste ağrı veya basınç yumurtalık kanseri olan kadınlar, pelviste sıvı biriktiğinde veya tümör karın veya pelviste yayıldığında alt sırttaki dokuyu doğrudan tahriş ettiğinde sırt ağrısı yaşayabilir.

Şişkinlik veya kabızlık


Yumurtalık kanseri teşhisine kadar aylarca sık sık mide ekşimesi veya gaz yaşayabilirsiniz. Bu şişkinlik ve gaz da dahil olmak üzere karında genel rahatsızlık yaşama eğiliminde olan yumurtalık kanseri hastaları arasında yaygındır.

Karında veya çevresinde şişkinlik


Cinsellik yaşarken ağrı
Adet değişikliği


Bir kadının adetindeki normalden daha ağır kanama veya düzensiz kanama gibi değişiklikler yumurtalık kanserinin belirtisi olabilir. Yaşın yanı sıra bir kadının daha fazla adet görmesine neden olabilecek ve dolayısıyla yumurtalık kanseri riskini arttıran başka faktörler de vardır. Bunlardan bazıları menopoz yaşamak, 12 yaşından önce adet görmek ve hiç çocuk sahibi olmamak vb.

Kilo kaybı


Diyet yapmadığınızda veya egzersiz yapmadığınızda bile ani kilo kaybı yaşıyorsanız bu yumurtalık kanserinin belirtisi olabilir.

Nefes almada zorluk


Geç evre yumurtalık kanseri solunum güçlüğüne neden olabilir. Tümörler büyüdükçe akciğerlere baskı yapmaya başlayabilir ve hastanın nefes alma ve nefes verme yeteneğini engelleyebilir.

DOKTOR MUAYENESİ NE ZAMAN YAPILMALI?


Yukarıda belirtilen bu semptomların birçoğunun daha az tehdit edici nedenleri olabilir. Yumurtalık kanserinin bu nedenlerinden bazılarını yaşıyorsanız lütfen panik yapmayın. Yumurtalık kanseri ile ilişkili bazı belirti ve semptomların yaşanması mutlaka hastalığa sahip olduğunuz anlamına gelmez. Yumurtalık kanseri gerçekten evde kendi kendine teşhis edilemez. Yumurtalık kanseri teşhisi, çeşitli testler ve genellikle bir uzmanın uzmanlığını gerektirir.

12 Ağustos 2024 Pazartesi

AYAK KOKUSU NASIL ENGELLENİR?

AYAK KOKUSU NASIL ENGELLENİR?

 


AYAK KOKUSU NASIL ENGELLENİR?

Ayak kokusu problemi yaşıyor musunuz? Ayak kokusu özellikle çalışan insanların korkulu rüyası oluyor. Gün boyu ayakkabının içerisinde sıkışan ayaklar  terler ve doğal olarak da kokmaya başlar. Saatlerce ayakkabı içerisinde kokmuş ayaklarınız ile misafirliğe gittiğinizi hayal edin. Eminim bu hissi birçoğunuz zaten biliyorsunuzdur. Peki  çözümü biliyor musunuz?

Ayak kokusu problemi yaşayanların çoğu sorunun sadece ayakkabıdan kaynaklandığını düşünerek sık sık ayakkabılarını yıkar ve bu da doğal olarak ayakkabılarınızın yıpranmasına sebep olur. Oysa ayaklarınızın kokmasının tek sebebi ayakkabınız değildir. 

AYAK KOKUSUNDAN NASIL KURTULABİLİRİZ?

Ayak kokusundan kurtulabilmek genel olarak ayak hijyenine dikkat etmek ile ilgilidir. Ayaklarınızı hergün güzelce yıkamalı ve yıkadıktan sonra da parmak aralarına kadar kurutmalısınız. Çünkü eğer ayaklarınızı güzelce kurutmazsanız parmak aralarınızda mantar oluşabilir ve bu da ayaklarınızın daha da kötü kokmasına sebep olabilir.

Hergün ayaklarınızı yıkamalısınız ama nasıl yıkamanız gerektiğini biliyor musunuz? Eğer ayak kokusundan mustaripseniz  yapmanız gereken şey bir kovaya veya leğene su doldurup içerisine yarım say bardağı sirke eklemek. Hazırladığınız bu sirkeli suya ayaklarınızı koyup 20-30 dakika kadar bekleyin. Daha sonra ayaklarınızı durulamanıza gerek yoktur. Bir havlu veya peçete ile güzelce ayaklarınızı kurutun. 

Ayak kokusundan kurtulmak için yapabileceğiniz diğer yöntem ise karbonattır.
Yine sirkeli suda yaptığınız gibi ayaklarınızı karbonatlı  suda bekletebilir veya ayaklarınızı karbonat ile ovabilirsiniz. Karbonat yerine limon da aynı işlevi görür. Ayaktaki bakterileri temizleyerek koku oluşumunu yok edebilirsiniz. 

Ayaklarınızı hergün yıkamanız gerektiğini ve kurutmanız gerektiğini zaten en baştan söylemiştik. Bunun kadar önemli olan diğer husus ise çoraplardır. Hergün çorap değiştirmeye ve pamuk çorap tercih etmeye özen gösterin. Eğer imkanınız varsa iş yerinde daha rahat ve hava alan ayakkabılar tercih edin. Ayakkabılarınızı belli aralıklarla temizleyin ve içerisindeki tabanlıkları yıkayın. İsterseniz ayakkabılarınızın içerisine hazırlayacagınız lavanta sularından da kullanabilirsiniz.

11 Ağustos 2024 Pazar

İĞDE ÇEKİRDEĞİNİN FAYDALARI

İĞDE ÇEKİRDEĞİNİN FAYDALARI

 


İĞDE ÇEKİRDEĞİNİN FAYDALARI 

İğde sever misiniz? Çocukken ağaçlardan toplayıp yediğimiz iğdelerin faydalarından habersizdik. Peki iğdenin çekirdeğinin de şifa deposu olduğunu biliyor muydunuz? İğdenin etli kısmının et ürettiğini birçok kişi biliyor. Fakat iğdenin çekirdeğinin nelere iyi geldiğini çok az kişi biliyor. Bu gün sizlere iğde çekirdeğinin faydalarından bahsedeceğiz.

Oldukça fazla faydası bulunan iğde çekirdeğinin tüm yararlarını sizler için sıraladık;

Kemik erimesini engeller
Akciğer enfeksiyonunu durdurur
Çocukların gelişim sürecinde boy uzamasına katkıda bulunur
ishali keser
Hemoroidi tedavi eder
C vitamini açısından zengindir
Kemiklerin güçlenmesine katkıda bulunur
İdrar kaçırma veya damlatma problemini tedavi eder
iğde çekirdeğinin tozu kıkırdak üretir
İğde çekirdeği tozu eklemleri tamir eder sırt ağrılarını giderir
Omega7 deposudur
Diyabet oluşumunu önler
Bağışıklığı güçlendirir
Erkekler için güç arttırır
NOHUT SUYU KÜRÜ

NOHUT SUYU KÜRÜ

 


NOHUT SUYU KÜRÜ 

Nohut suyu son dönemlerin en trend kürleri arasında yerini alıyor. Birçok doktor tarafından tavsiye edilen nohut suyu kürünün bağışıklıktan cinsel güce kadar birçok faydası bulunmaktadır, İlaç kullanmaktan hoşlanmayan birçok insan şifayı doğal kürlerde arıyor. Bu doğal şifa kaynaklarından biri de elbette nohut suyu kürü. Peki nohut suyu kürünün ne gibi faydaları var, nohut suyu kürü nasıl hazırlanır ve nohut suyu kürünü ne zaman tüketmeliyiz?

 Nohut suyu kürünü hazırlamak oldukça basit. Bir kase nohutu kaynatıp suyunu tüketiyoruz. Peki nohut suyunu ne zaman tüketmeliyiz?
Doktorlar nohut suyunun sabahları aç karnına tüketilmesini tavsiye ediyor. Aç karnına tükettiğinizde faydasını daha fazla ve daha etkili görebilirsiniz. Peki nohut suyu kürü ne için tüketilebilir?

 Nohut suyu bağışıklığı güçlendirir, sindirimi düzenler ve bağırsakları rahatlatır. Aç karnına tüketilen nohut suyu kansere karşı da bariyer oluşturur ve vücut direncini arttırır. Hücreleri yeniler ve çeşitli cilt problemlerini içten tedavi eder. Her sabah nohut suyu kürünü tükettiğinizde akne ve iltihaplı sivilceyi tedavi eder. Toksinleri vücuttan atar.

 Nohut suyu ödemi vucuttan atar,  bel ve diz ağrılarınızın iyileşmesine yardımcı olur. Nohut suyu kürünü fazla kilolardan kurtulmak için de tüketebilirsiniz. Her sabah bir bardak nohut suyu içerseniz bağırsak ve sindirimi düzenleyeceği için hızlı bir şekilde kilo da verebileceksiniz.

 Nohut suyunu tüketmek dışında bir pamuk yardımı ile de yüzünüzü temizlemek için kullanabilirsiniz. Özellikle akne ve sivilce eğilimli bir cilt tipine sahipseniz her akşam bir pamuk yardımıyla yüzünüze uygularsanız kısa sürede sivilcelerinizden ve sivilce izlerinden kurtulabilirsiniz.

10 Ağustos 2024 Cumartesi

BEYAZLATAN PİRİNÇ TONİĞİ

BEYAZLATAN PİRİNÇ TONİĞİ

 


PİRİNÇ TONİĞİ

Asyalı kadınların pürüzsüz ve beyaz ciltlerinin sebebini hiç merak ettiniz mi? Ülkemizde özellikle kore dizilerinin sevilmesi ve yaygınlaşması ile kore kültürüne de bir ilgi başladı. Kore kültürünün yanında şuan ülkemizde oldukça rağbet gören kore cilt ürünleri de ülkemize giriş yapmış oldu. Asya ülkelerinde nasıl ki ana gıda pirinçtir, aynı şey cilt bakımlarında da geçerlidir. Koreli kadınlar başta olmak üzere diğer Asyalı kadınlar da cilt güzelliklerini pirince borçlu.

 Koreli kadınlardan bahsetmişken ordan devam edelim.
Eğer kore dizilerine veya kültürüne merakınız varsa ya da sadece denk gelmiş de olabilirsiniz, koreli kadınların parlak, pürüzsüz ve aydınlık yüzleri vardır. Bunun sebebi yedikleri içtikleri kadar rutin bakımlarıyla da doğrudan ilişkilidir. Biraz araştırma yapıldığında korenin çok da temiz olmayan bir havası olduğunu görüyoruz. Bu da elbette cilt korumasında bir eksidir. Ve yine korede hava çoğu zaman kapalıdır fakat koreli kadınlar hava kapalı bile olsa dışarıya çıktıklarında güneş kremi kullanmayı atlamıyorlar. Bu da tabiki temiz ve güzel bir cilt için olması gereke adımlardan biridir.

Koreli kadınlardan örnek vermeye devam edersek güzelliklerini ve parlak ciltlerini de pirince borçlu olduklarını söylemek yanlış olmaz. Zaten koreden gelen cilt bakım ürünlerinin çoğunda da pirinç suyu veya pirinç unu göze çarpıyor. Peki bizler pahalı ürünlere para ödemeden evde kendi pirinç suyu toniğimizi nasıl yapabiliriz? 
Pirinç Suyu Toniği Nasıl Hazırlanır?

Pirinç suyu toniğini hazırlamak oldukça kolaydır. Tek yapmanız gereken bir kase pirincin üzerine bir bardak su ekleyip 1-2 saat beklemek. Bu süre daha kısa da sürebilir tabiki ama kısa süreli olması pirinçteki nişastayı almaktan başka bir işe yaramayacak. Pirinç suyunu yeterince beklettikten sonra isterseniz bir sprey şişesine, isterseniz de kapaklı ufak bir cam kaba alabilirsiniz. Yine aynı şekilde bu toniği isterseniz pamuk ile uygulayabilir veya dilerseniz sprey şişesi ile uygulayabilirsiniz. 

Pirinç suyu bir toniktir ve bu tonik cilt renginizin açılmasına yardımcı olur. Unutulmaması gereken adımlar da kesinlikle cilt bakımıdır. Pirinç suyu toniğini uygulamadan önce peeling yapabilir veya cilt yapınıza uygun bir temizleyici ile cildinizi güzelce temizleyin. Daha sonra tonikleme işlemine geçebilirsiniz. Tonikten sonra yüzünüzü yıkamanıza gerek yoktur. Günlük cilt bakımı rutininize devam edebilirsiniz. Nemlendirme aşamasını unutmayın. 

Pirinç Suyu Toniği Ne İşe Yarar?
Pirinç suyu toniği cilt renginizi açar, varsa cilt rengi eşitsizliklerini tedavi eder. Pirinç suyu toniğini tüm yüzünüze uygulamak yerine sadece lekeli kısımlara uygulayabileceğiniz gibi aynı zaman da dizlerinize ve kollarınıza da uygulayabilirsiniz.

RAHİM KANSERİ

RAHİM KANSERİ

 


RAHİM KANSERİ BELİRTİLERİ

Rahim kanseri veya endometriyal kanser, rahim kanseridir ve en sık görülen semptomu vajinal kanamadır. Rahim kanserinin tedavisi ve prognozu, hastalığın evresine ve ayrıca hastanın sağlık durumuna bağlıdır.

Rahim duvarı iki kat dokuya sahiptir. Kas dokusunun dış tabakası miyometriyum olarak bilinirken, endometriyum adı verilen iç astar, hamilelik hazırlığının bir parçası olarak her ay bir kalınlaşma sürecinden geçer. Bir kadın hamile kalmazsa, endometrium astarını atar ve kanamaya veya adet görmeye başlar.

Rahim içindeki iyi huylu büyümeler çoğunlukla miyomlardır . Genellikle kırklı yaşlardaki perimenopozal kadınlarda görülürler. Fibroidlergenellikle kendi kendine geçerler ancak vajinal akıntı veya ağır kanama gibi belirtiler gösterirlerse laparoskopik olarak çıkarılabilirler. 

Rahim tümörleri normalde yaşlı kadınlarda daha sık görülür ve kötü huylu veya iyi huylu olabilir. Malign tümörler , kontrolsüz hücre bölünmesi ile karakterize, yaşamı tehdit eden kanserlerdir. Böyle bir tümör rahimden kopar ve kan dolaşımına veya lenf sistemine yolunu bulursa, kanser karaciğer, akciğerler ve kemikler gibi diğer organlara yayılır. Kanserin bu dağılımı veya yayılması metastaz olarak bilinir - bu durumda metastatik rahim kanseridir. Bu şekilde yayılan bu tür kanserlerin tümü yaşamı tehdit eden bir durumdur.

Rahim kanserinin tedavisi ve prognozu, hastanın yaşına ve sağlık durumuna ve ayrıca kanserin evresine ve hastalığın hastada ilerleme hızına bağlıdır.

Çoğu hasta vajinal kanamayı görmezden gelir ve bu genellikle geç prezentasyona ve kötü prognoza neden olabilir.

Özellikle yaşlı popülasyonda herhangi bir anormal vajinal kanama hakkında farkındalık yaratmak, erken tanı ve tedavinin anahtarıdır.

Rahim kanseri genellikle kadınlarda menopozdan sonra veya evreye yeni girdiklerinde ortaya çıkar.

Anormal bir şekilde normal bir menopoz semptomu olarak kabul edilen anormal vajinal kanama, endometriyal veya kanserli uterusun en sık görülen semptomudur!

Aşağıdaki belirtilerden herhangi biri menopozdaki bir kadını doktoruna danışmaya sevk etmelidir:

Başlangıçta sulu olabilen, fazla kan içermeyen ve daha sonra daha fazla kan kaybına kadar ilerleyebilen olağandışı vajinal kanama

Pelvik bölgede ağrı

Ağrılı / zor idrara çıkma

Ağrılı/zor ilişki

9 Ağustos 2024 Cuma

ÖDEM ATICI ÇAYLAR

ÖDEM ATICI ÇAYLAR

 


ÖDEM ATTIRAN ÇAYLAR

Ödem vücudun fazla suyu tutması olarak açıklanabilir. Her ne kadar basit gibi görünse de vücutta şişkinlik yaptığı için bu ödemin atılması gerekir.Kimi zaman bir diyete başladığımızda ilk haftalar çok hızlı kilo veririz ve sonraki haftalarda bu süreç yavaşlar. Bunun sebebi ilk atılan şeyin su olmasıdır. Yağ ise daha uzun sürede ve enerjiyle yakıldığı için zayıflamanız durur. Kısacası bazen kilolarınızın sebebi ödem olabilir. Peki ödemi vucuttan nasıl atacağız?

 Ödemi vücuttan doğal olarak atmanın yolları elbetteki vardır.
Fakat bu yollara başvurmadan önce bir doktora görünmeniz ve danışmanız gerektiğini unutmayın.Çünkü her kilonun sebebi ödem olmayabilir  ve size yan etki yapacak bir ürün kullanıyor olabilirsiniz.

Ödem Attıran Doğal Çaylar

Zerdeçal çayı

Zerdeçal vücudu ve bağışıklığı güçlendiren, kansere karşı bariyer olan bir bitkidir. Elbette böyle şifalı bir bitkinin çayı da ödemi atacaktır. Her akşam ılık bir bardak süte ekleyerek tüketebilirsiniz. Zerdeçal kaliteli bir uyku uyumanıza da yardımcı olacaktır.

Yeşil çay

Yeşil çay antioksidan özelliklere sahiptir. Bu sebeple idrar yolu enfeksiyonlarının tedavisinde olduğu gibi ödemin vücuttan atılmasında da oldukça etkilidir. Her sabah bir fincan tüketebilirsiniz.

Maydanoz

Maydanozun idrar sökücü özelliğinden dolayı ödem attıran çaylar arasında olmasa da ödem attıran kürler arasında sayılabilir.

GLUTEN HASSASİYETİ NEDİR?

GLUTEN HASSASİYETİ NEDİR?

 


GLUTEN HASSASİYETİ NEDİR?

Gluten kelimesini son dönemlerde çok fazla duymaya başladık. Özellikle estetik yaptıran ünlülerin bu durumu glutene bağlayarak 'gluteni kestim' demesini dalgaya alanımız da çoktur. Oysa gluten dediğimiz şey herzaman bu kadar basit değildir. Glutenin neden olduğu hastalıklar, gluten hassasiyeti veya alerjisi çoğu zaman hafif olsa da bazı durumlarda ölümcül bile olabiliyor. Gluten alerjisi en fazla çocuklarda görülür. 

GLUTEN ALERJİSİNİN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Eğer astım gibi alerjik hastalıkların olduğu bir aileden geliyorsanız gluten hassasiyeti yaşamanız da yine ihtimal dahilindedir. Gluten alerjisinin belirtileri ise şunlardır;

Kurdeşen veya deri döküntüsü
Mide bulantısı, halsizlik, kusma veya ishal 
Burun tıkanıklığı
Hapşırma
Baş ağrısı
Astım

Bu semptomlar bazen hafif  bazen de oldukça şiddetli olabilir.Bu belirtileri yaşıyorsanız mutlaka bir hekime başvurmalısınız. Alerji tanısı kan testi ile kolayca konulabilir. Eğer bu belirtileri yaşıyorsanız korkmadan doktora gidin.
Bu belirtiler herzaman gluten hassasiyetinin belirtisi olmayabilir. Bu nedenle de kendiniz tanı koymamalısınız. 

Bileşen olarak buğday içermeyen gıdalar, üretim sürecinde veya gıda hazırlama sırasında buğday ile kontamine olabilir. Sonuç olarak, buğday alerjisi olan kişiler, etiketinde "buğdayla paylaşılan ekipmanda üretilen", "buğdayı da işleyen bir tesiste paketlenmiş" veya benzer bir dil gibi ihtiyati ifadeler taşıyan ürünlerden de kaçınmalıdır. Bu tavsiye etiketlerinin kullanımı isteğe bağlıdır ve tüm üreticiler bunu yapmaz.

Bir gıda alerjisi teşhisi konduğunda, alerji uzmanınız muhtemelen bir epinefrin oto-enjektörü reçete edecek ve size nasıl kullanılacağını öğretecektir. Otomatik enjektörünüzün son kullanma tarihini kontrol edin, son kullanma tarihini takviminize not edin ve eczanenizden reçete yenilemeleri için hatırlatma hizmetleri hakkında bilgi alın.